Cumhuriyetin 100.yılında tarım ve gerçekleşmeyen hedefler
Yeni bir yıla girdik. 2023 sıradan bir yıl değil. Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde milli mücadelenin zafere ulaşması ile ilan edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı.
Henüz cumhuriyet ilan edilmeden İzmir’de yapılan İktisat Kongresi ile çizilen yol haritası doğrultusunda ekonomide özellikle tarımda büyük başarılar elde edildi.
Yüz yıl sonra geldiğimiz noktada birçok alanda olduğu gibi tarım ve gıda konusunda da Türkiye’nin çözüm bekleyen çok önemli sorunları var. Bu yıl yapılacak genel seçim sorunların çözümü ve ülkenin ikinci yüzyıldaki yol haritası ve hedeflerinin belirlenerek uygulanması açısından büyük öneme sahip.
Bundan 12 yıl önce yine bir seçim öncesinde iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi, pek çok alanda olduğu gibi tarım konusunda da 2023 hedeflerini belirledi.
2023 hedeflerinden bir tanesi bile gerçekleşmedi
Neydi o hedefler?
–Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, tarımda 150 milyar dolarlık üretim, 40 milyar dolarlık ihracat yapılacağını her fırsatta müjdeliyordu.
— Türkiye, tarımda 2023’te dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer alacaktı.
— Sulanabilir 8,5 milyon hektarlık alanın tamamı 2023’e kadar sulamaya açılacaktı.
— Tarımsal girdilerde destekler artarak devam edecekti.
— Türkiye’nin coğrafi durumu küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini zorunlu kılmaktadır. Koyun ve keçi yetiştiriciliğinde modern ve profesyonel işletmelerin kurulmasına yönelik teşvik ve destekler artarak devam edecekti.
— Desteklemeler bütün bölgelerde ve ürünlerde havza modeline göre uygulanacaktı.
— Tarımda arazi toplulaştırması 2023’te tamamlanacaktı.
— Türkiye, kendi çiftçisine yeterli tohumu sağlamasına ilaveten en önemli tohum ihracatçısı ülkeler arasında yer alacaktı.
Geldik 2023’e. Hedeflerin açıklanmasından bu yana 12 yıl geçti. Tek bir tanesi bile gerçekleştirilemedi. Hepsinin gerisinde kalındı.
Tarımsal destekler reel olarak azaldı
Tarımda 150 milyar dolarlık üretim hedeflenirken son 5 yılda dolar bazında bırakın artışı gerileme oldu. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre 2017 yılında 51 milyar 875 milyon dolar olan tarımsal gayrisafi milli hasıla, 2021’de 44 milyar 739 milyon dolara geriledi. 2022’nin ilk 3 çeyrekteki hasıla 40 milyar 390 milyon dolar. Belirlenen 150 milyar doların çok gerisinde. İhracatta da benzer bir durum var.
Tarımsal desteklerin reel olarak artması bir yana yasal olarak verilmesi gereken destekler bile ödenmedi. 2006 yılında çıkarılan Tarım Kanunu’na göre tarımsal destekler gayrisafi milli hasılanın en az yüzde 1’i kadar olması gerekiyor. Yasa’nın çıktığı 2006’dan 2023’e kadar hiç bir yıl buna uyulmadı. Yasanın çıkışından sonraki yıl 2007’de tarıma ödenen destek dolar bazında 4 milyar dolar ve gayrisafi milli hasılanın yüzde 0,60’ı kadar oldu. 2022’de destek miktarı dolar bazında 1,6 milyar dolara ve gayrisafi milli hasılanın yüzde 0,33’üne geriledi. Diğer hedeflerde de durum pek farklı değil.
2023’te tarımda neler olacak?
Geçen hafta 2022 yılının genel bir değerlendirmesini yapmıştım. 2023’te tarımda gündemde olacak konuları ise şöyle özetleyebiliriz.
1-Öncelikle dünyanın en önemli sorunu haline gelen iklim krizi, tarım ve gıda sektörü üzerindeki etkisini daha da artıracak. Kuraklık, sel, aşırı yağış, dolu, fırtına, aşırı sıcaklar ve daha birçok felaket tarım ve gıda üretimini olumsuz etkileyecek. Avrupa Birliği başta olmak üzere tarımsal üretimde küresel ısınmayı azaltacak önlemler ön plana çıkacak. Politikalar daha “yeşil” bir dünya dikkate alınarak belirlenecek.
2- Devam eden Rusya – Ukrayna savaşının, özellikle tahıl, yem ve bitkisel yağ sektörü üzerindeki olumsuz etkileri sürecek. Dünyanın en önemli tahıl ihracatçısı konumundaki Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş nedeniyle buğday, ayçiçeği, mısır, soya gibi birçok üründe fiyat istikrarsızlığının devam etmesi bekleniyor.
3- En önemli tarımsal girdilerden birisi olan gübre konusunda Rusya’nın sahip olduğu kaynaklar ve uyguladığı politika, bu ülkeye yönelik ambargo, tarımsal üretimi olumsuz etkileyen faktörlerden birisi olarak gündemdeki yerini koruyacak.
4- Çin’in tarım ürünleri ithalatı, uyguladığı politika dünya piyasaları üzerinde etkisini hissettirmeye devam edecek.
Seçim vaatleri yarışacak
5- Türkiye açısından bakıldığında dünyadaki bu gelişmelerin yanı sıra, çok önemli bir seçim var. Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri bu yıla damgasını vuracak. Tarım konusunda yine birçok vaat sıralanacak. Alım fiyatları, destekleme ödemeleri seçime göre şekillenecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yılbaşı akşamı 2022’de tarımda neler yaptıklarını bir dizi halinde paylaştı. Paylaşımlara bakılırsa Türkiye tarımda uçuyor. Tarıma verilen destekler, yapılan çalışmalar öyle bir sunuluyor ki, hiçbir sorun yokmuş, çiftçi çok memnunmuş algısı yaratılıyor. İthalattan, zarar ettiği için süt ineklerini kesmek zorunda kalan yetiştiriciden, gümrük vergileri sıfırlanarak sonuna kadar açılan ithalat kapılarından, Bağ – Kur primini ödeyemeyen çiftçilerden, boş kalan arazilerden, amaç dışı kullanıma açılan tarım topraklarından, Tarım Kanunu’na göre 2006 yılından bu yana çiftçiye ödenmesi gereken desteklerin ödenmemesinden hiç söz edilmiyor. Öyle görünüyor ki, seçim meydanlarında tarım ve gıda yine çok konuşulacak.